11 Aralık 2014 Perşembe
Sosyal Medya Fenomenleri
Günümüzde 7'den 70'e her insanın bir şekilde tanıştığı ve kullanıp takip etmeye başladığı sosyal medya, bir çoğumuzun online bir hayat sürmesine neden olmaktadır. Bir çoğumuzun önce Facebook, daha sonra da Twitter aracılığı ile kullanmaya başladığı sosyal medyada zamanla yazdıkları ilgi çeken ve milyonlar tarafından takibe alınan fenomenler ortaya çıkmıştır.
Peki kimdir bu fenomenler ve biz neden onları takibe alırız?
Herhangi bir sosyal medya sitesinde binlerce, hatta milyonlarca kişi tarafından takip edilen kişilere fenomen denilmektedir. Fenomenlerin ünlü insanlar değil de tamamen sıradan kişiler arasından çıkması, elbette herkesin aklına ''acaba ben de fenomen olabilir miyim?'' sorusunu getirmektedir. Örneğin siz de bir fenomen olmak istiyorsunuz diyelim, öncelikle kesinlikle özgün bir tarz benimsemeniz ve asla çalıntı olmayan şeyler paylaşmanız gerektiğini unutmamalısınız. Bir şeyi ilk söyleyen olmaya ve bir konudaki ilk espriyi yapan olmaya özen göstermelisiniz. Aksi takdirde taklitten öteye geçemezsiniz.
Günümüzde ilk olarak Twitter aracılığı ile, daha sonra da Vine ve Instagram aracılığı ile fenomen olmayı başarmış birçok kişi bulunmaktadır. Hatta bu kişiler arasından bazıları o kadar dikkat çekmişlerdir ki, birçoğu reklam ajansında sosyal medya uzmanlığı yapmaya başlayarak bu işten para kazanmıştır. Fakat bu noktada sosyal medya uzmanlığının ciddi ve eğitim alınması gereken bir dal olduğunu unutmamak gerektiğini söyleyebilirim. Yani eğer sosyal medya uzmanı olmak istiyorsanız, mutlaka sosyal medya eğitimi almalısınız. Aksi takdirde fenomen olmak bile sizi bu noktada eksik hissettirebilir. Çünkü başarılı bir sosyal medya yönetimi için sadece fenomen olmak yetmez.
3 Aralık 2014 Çarşamba
Bir Öneri: İnsan Kaynakları Sertifika Programı
Şimdiye kadar yazdığım tüm blog yazılarında gerek eğitim sistemimiz hakkında, gerekse sertifikalı programlar hakkında önemli noktalara değinmeye özen gösterdim. Fakat bu yazımda sizlere insan kaynakları hakkında benim de deneyip memnun kaldığım bir programı önermek istiyorum. Ancak şimdi öncelikle insan kaynaklarının önemini kavramaya çalışalım...
İşletmelerin başarısındaki en önemli faktör, etkin bir insan kaynakları yönetiminin sağlanmış olmasıdır. Modern işletmelerin başarısındaki en önemli paya sahip olan insan kaynakları departmanı, iş süreçlerinin doğru planlanması ve yönetilebilmesi için kendi alanında uzman kişilere ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenle insan kaynakları alanında çalışmak isteyen herkesin bu bilinç ile güncel bilgilere sahip olmak istemesi ve bilgi birikimlerini pratikte de artıracak bir eğitime ihtiyaç duymaları kaçınılmaz olmaktadır.
Kariyerini insan kaynakları alanında konumlandırmak isteyen kişilerin yetkinliklerini teorik ve pratik bilgilerle destekleyen bir sertifika programına katılması, mesleki gelişimleri açısından önemli bir adımdır. Bu nedenle insan kaynakları sertifika programı ile güncel insan kaynakları yönetimi normaları hakkında detaylı bilgilere ulaşabilirler. Bu eğitimler sırasında eleman seçme ve yerleştirme, performans değerlendirme, ücret yönetimi, kariyer planlama, motivasyon ve yetenek yönetimi gibi alanlarda önemli bilgiler edinilir. Böylece başarılı bir işletmenin en önemli kaynağı olan insanı yönetmeyi öğrenmiş olurlar.
Kariyer konumlandırmasını insan kaynakları alanında yapmak veya sektör değişimi yaparak insan kaynaklarında çalışmak isteyen kişiler için ideal olan insan kaynakları sertifika programı, fark yaratan bir uzmanlık için mutlaka tercih edilmesi gereken eğitimler arasında yer almaktadır. Bu noktada özellikle IBS Türkiye tarafından verilen insan kaynakları sertifika programını size tavsiye ediyorum. Çünkü bu program ile sadece yukarıda bahsedilen alanlarda değil, bordro ve personel özlük işleri hakkında da detaylı bilgiler edinebilirsiniz.
İnsan Kaynakları Sertifika Programı: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari/insan-kaynaklari-yonetimi-mikro-mba
24 Kasım 2014 Pazartesi
İnsan Kaynakları Sertifika Programı Faydaları
Günümüzde insan kaynakları sertifika programı sayesinde edinilen bilgiler
her bireyin kendini bu alanda geliştirmesi için oldukça yeterlidir. Özellikle
insan kaynakları alanında kariyer hedefi olan insanlar için insan kaynakları
sertifika programı bulunmaz bir nimet niteliğindedir. Son dönem de yeni
mezunların yoğun olarak ilgi gösterdiği insan kaynakları sertifika programları
pek çok insanın yeni bir iş edinmesi için pratik bir yol sunmaktadır.
her bireyin kendini bu alanda geliştirmesi için oldukça yeterlidir. Özellikle
insan kaynakları alanında kariyer hedefi olan insanlar için insan kaynakları
sertifika programı bulunmaz bir nimet niteliğindedir. Son dönem de yeni
mezunların yoğun olarak ilgi gösterdiği insan kaynakları sertifika programları
pek çok insanın yeni bir iş edinmesi için pratik bir yol sunmaktadır.
Siz de insan kaynakları alanında uzmanlaşmak ve kariyerinizi bu alan doğrultusunda
geliştirmek istiyorsanız, insan kaynakları sertifika programına katılarak,
kişisel gelişiminizi bu alan üzerine yapabilirsiniz. İnsan kaynakları üzerine
yapacağınız hiçbir eğitim sizi boş bırakmayacaktır ve size en iyi şekilde fayda
sağlayacaktır. Bu yüzden insan kaynakları sertifika programı eğitimi almak çok
işinize yarayacaktır.
geliştirmek istiyorsanız, insan kaynakları sertifika programına katılarak,
kişisel gelişiminizi bu alan üzerine yapabilirsiniz. İnsan kaynakları üzerine
yapacağınız hiçbir eğitim sizi boş bırakmayacaktır ve size en iyi şekilde fayda
sağlayacaktır. Bu yüzden insan kaynakları sertifika programı eğitimi almak çok
işinize yarayacaktır.
İnsan kaynakları sertifika programı: http://www.youtube.com/watch?v=ylVUAubfb24&feature=youtu.be
11 Kasım 2014 Salı
Eğitimde Fırsat Eşitliği
Artık herkes bir şekilde üniversite mezunu olmayı başarıyor. Özellikle vakıf üniversitelerinin yaygınlaşması ile başlayan bu süreç, bir anlamda gelir dağılımının eğitime de etki etmesine neden oluyor. Gelir dağılımının yüksek öğrenimde fırsat eşitliğini bozduğu ortada, peki ya üniversite mezunu olamayan kişiler bu eşitsizliği nasıl bozabilir? Elbette eğitim programları ile!
Ülkemizde hukuken eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmış olmasına rağmen, ekonomik koşulların buna engel oluyor olması neticesinde birçok genç üniversite kapılarından geri dönmek durumunda kalmaktadır. Devlet üniversitelerinin yüksek puanlarla öğrenci kabul etmesi, vakıf üniversitelerinin ise düşük puanlarla binlerce lira karşılığında niteliksiz öğrencileri kabul etmesi neticesinde hem puanı hem de maddi durumu üniversiteye girmesine yetmeyen öğrencileri mağdur duruma sokmaktadır. Buna göre yapılması gerekenler:
- Devlet üniversitesine gitmesine rağmen, eğitimini maddi yetersizlikler nedeniyle yarıda bırakmak durumunda kalan öğrencilere devlet ücretsiz eğitim hakkı tanımalıdır.
- Özel üniversitelere her yıl belli sayıdaki gelir düzeyi düşük öğrenciye ücretsiz eğitim verme zorunluluğu verilmelidir.
- Özel üniversiteler ve devlet üniversiteleri arasındaki puan uçurumları ortadan kaldırılmalıdır.
- Toplumsal gelir dağılımında adalet sağlanmalıdır.
- Üniversiteye gitmeyen lise mezunları için mesleki eğitim programları açılmalıdır. Bu eğitim programlarının ise üniversiteler bünyesinde verilme zorunluluğu getirilmelidir.
Yukarıda yer alan beş çözüm önerisinin uygulanabilirliği elbette tartışılır, ancak uygulandığı takdirde eğitimde fırsat eşitsizliğini ortadan kaldıracağı da bir gerçektir. Bu nedenle ülkemizdeki eğitim düzeyinin iyileştirilmesi için bu tür önlemlerin bir an önce alınması ve uygulamaya konulması gerekmektedir. Aksi takdirde üniversite mezunu olmasına rağmen hala eksik bilgilerle dolu gençler yetiştirilmeye devam edilecek, ülkemizin eğitim çatlakları daha da büyüyecektir.
Eğitim Programları: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari
Koç Ve Sabancı'nın 9 Aylık Satış Geliri 72 Milyar
Türkiye'nin iki büyük grubu olan Koç ve Sabancı, zorlayıcı piyasa koşullarına rağmen satışlarını artırmayı başararak küresel krizden etkilenmediklerini kanıtlamış durumdalar. Geçtiğimiz 9 aylık dönemde Koç Holding 51.3 milyar, Sabancı Holding ise 20.3 milyar lira satış gelirine ulaşmayı başardı. Bu iki prestijli dev holdingin toplam karı ise 3.5 milyar oldu.
En büyük yatırım dönemlerini yaşadıklarını belirten Koç ve Sabancı grubu, elde ettikleri satış geliri ile daha fazla atılım gerçekleştireceklerini açıklayarak bu olumlu sürecin devam edeceğini vurguladılar. Türkiye ekonomisi için de son derece önemli gelişmelerin yaşandığını vurgulayan Koç grubu CEO'su Turgay Durak, zorlu piyasa koşullarına rağmen ülkemizin potansiyelinin farkında olduklarını ve yatırımların hız kesmeden devam edeceğini söyleyerek ekonomik durgunluğun biteceği yönündeki umutları yeşertmeyi başarmış durumda.
Operasyonel karlılığı artırmak adına geliştirilen stratejilerin işe yaradığına dikkat çeken Koç ve Sabancı grubu yöneticileri, kurum içi verilen stratejik satış eğitimi çalışmalarının da bir hayli faydasını gördüklerini belirterek eğitimli iş gücüne ülkemizin her alanında ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha kanıtlamayı başarmıştır.
En büyük yatırım dönemlerini yaşadıklarını belirten Koç ve Sabancı grubu, elde ettikleri satış geliri ile daha fazla atılım gerçekleştireceklerini açıklayarak bu olumlu sürecin devam edeceğini vurguladılar. Türkiye ekonomisi için de son derece önemli gelişmelerin yaşandığını vurgulayan Koç grubu CEO'su Turgay Durak, zorlu piyasa koşullarına rağmen ülkemizin potansiyelinin farkında olduklarını ve yatırımların hız kesmeden devam edeceğini söyleyerek ekonomik durgunluğun biteceği yönündeki umutları yeşertmeyi başarmış durumda.
Operasyonel karlılığı artırmak adına geliştirilen stratejilerin işe yaradığına dikkat çeken Koç ve Sabancı grubu yöneticileri, kurum içi verilen stratejik satış eğitimi çalışmalarının da bir hayli faydasını gördüklerini belirterek eğitimli iş gücüne ülkemizin her alanında ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha kanıtlamayı başarmıştır.
10 Kasım 2014 Pazartesi
Satış Sürecinde Başarının Sırrı
Bir satış temsilcisi için satış sürecinde iki sonuç vardır. Bunlardan birincisi satış sürecinin başarı ile sonuçlanması, ikincisi ise alıcının ikna edilememesi yüzünden satışın gerçekleştirilememesidir. Bu iki önemli çizgi arasında gidip gelen satış temsilcileri, satışı başarılı bir şekilde sonuçlandırarak portföylerine yeni bir müşteri kazandırmak için çabalarlar. Satışı yapmak ile yapamamak arasındaki ince çizgiyi ise temsilcinin tüketici ile olan diyaloğu belirler. İşte bu nedenle satış sürecinin en önemli basamağını müşteri ile doğru ilişki frekansının yakalanması sağlamaktadır.
Müşteri ile doğru ilişki frekansının yakalanabilmesi için satışı yapılması planlanan ürünün tüm özelliklerini detaylı biçimde bilmek gerekmektedir. Böylece tüketicinin tüm soru ve sorunlarına eksiksiz biçimde cevap verilebilmektedir. Ayrıca satıcının ürün hakkında eksiksiz bilgiye sahip olması, müşterinin kendini doğru yerde hissetmesine ve satış temsilcisine güven duymasına da neden olur. Bu sayede müşteriyi ikna çabaları da daha kolay bir hal alır.
Satış sürecinde önemli olan bir diğer şey ise müşteri ihtiyaçlarının doğru biçimde analiz edilmesidir. Bunun için müşteri ile diyalog kurmak gerekmektedir. Onun istek ve ihtiyaçlarını doğru şekilde anlamak, hatta mümkünse alacağı ürün için ayırdığı bütçeyi de bilmek gereklidir. Çünkü müşterinin bütçesini aşan ürünler tavsiye etmek, onu satın almadan uzaklaştıracaktır. Bu nedenle müşterinin bire bir isteklerine uygun ürün seçenekleri sunmak ve onun ihtiyaçlarını anlayarak çözüm sunmak gerekmektedir.
Günümüzde satış temsilcilerinin yukarıdaki aşamalarda başarılı olabilmesi için satış eğitimi alması gerekmektedir. Aksi takdirde en iyiyi arayan ve son derece bilinçli olan tüketicileri satın almaya ikna etmek giderek daha zor bir hal alacaktır. Bu nedenle kariyerini satış alanında konumlandırmak isteyen herkese IBS Türkiye'nin sertifikalı satış eğitimi kurslarından faydalanmalarını öneriyorum.
Satış Eğitimi: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari/satis-yonetimi-sertifika-programi
26 Eylül 2014 Cuma
iOS 8 ile Gelen Yenilikler
Tüm dünyada olduğu gibi İstanbul’da da bugünden itibaren
iPhone 6 satışları başlamış bulunuyor. Apple’ın son telefonu olan iPhone 6 ya
da daha büyük ekranıyla dikkat çeken iPhone 6 plus almak isteyenler dün geceden
itibaren kuyruğa girmeye başladılar. Ülkemizde çok yoğun bir ilgi gösterilen bu
iPhone 6 modelinin en önemli yanı ise yanında iOS 8 güncellemesiyle birlikte geliyor olması.
Apple’ın telefonlar için ürettiği en gelişmiş işletim sistemi olan iOS 8’in
hangi yenilikleri içerdiği uzun süredir araştırılıyor ve bekleniyordu.
iPhone 6’nın yanında gelen iOS 8 işletim sistemi daha üstün
bir kullanıcı deneyimi için hazırlanmış. iOS 8’e ait en büyük yenilik telefonun
çok daha hızlı bir hale gelmesi, bunun yanında mesajlaşma alanında çeşitli
yenilikler var. Genel olarak daha rahat kullanıma göre hazırlanana iOS 8, pek
çok kullanıcıyı memnun edecektir. Benim en çok hoşuma giden mesajlara hızlı
cevap verebilme özelliği olmuş. Bu özellik sayesinde telefonunuza gelen bir
mesajı yanıtlamak için mesajlara girmek zorunda değilsiniz. Siz instagram’da ya
da twitter’da gezinmeye devam ederken ekranı üstten aşağı çekerek gelen mesaja
hızlıca cevap verip, kullanmakta olduğunuz uygulamayı kullanmaya devam
edebiliyorsunuz. İyi bir pazarlama eğitimi ile bu tür özelliklerin telefonu çok
fazla sattırması sağlanabilir. Benim açımdan Apple’ın en iyi yaptığı şeyde
çalışanlarına çok iyi bir pazarlama eğitimi vermesi. Bu pazarlama eğitimi sayesinde
neyi, kime, nasıl satacaklarını biliyorlar.
Etiketler:
ios 8,
iPhone 6,
iPhone 6 plus,
pazarlama eğitimi
19 Eylül 2014 Cuma
CV Oluşturmada Eğitim Programlarının Önemi
Günümüzde üniversite mezun sayısının bir hayli artmasıyla
birlikte şirketler personel alımında yeni birçok özellik aramaya
başlamışlardır. Bunlar içerisinde bireylerin katıldığı eğitim programları ve
edindikleri sertifikalar da büyük bir öneme sahiptir.
Eğitim programlarına katıların kişilerin belirli alanlarda uzmanlaşması
ve deneyim kazanması, şirketlerin aradıkları pozisyonlara uygun olarak işe
aldığı bireylerin kaliteli işler çıkarmasını sağlamaktadır. Bu nedenle
günümüzde bireyler artık sadece üniversite diplomasıyla yetinmeyerek çalışmak
istedikleri pozisyonlara uygun eğitim programlarına katılmakta ve yeterlilik seviyelerini
arttırmaktadırlar.
Eğitim programları içerisinden pazarlama eğitimi en çok ilgi
gören eğitim programlarındandır. Her sektörde pazarlamanın yer alması,
pazarlama eğitiminin de önemini arttırmıştır. Pazarlama; firma ve kuruluşların
hedef aldıkları kitlelerin ilgisini çekecek ürünlerin sunulması ve bu ürünlerin
satışının hedeflenen şekilde gerçekleşmesi için iletişim stratejisi geliştirme
sürecini kapsamaktadır. Bu süreç, müşteri ilişkilerini en üst seviyede tutma
üzerine kuruludur. Çünkü firmalar, müşterileri için yarattıkları değeri müşterilerden
kapabilmeyi amaçlamaktadır. Firmaların büyük bir hassasiyet gösterdiği
pazarlama eğitimi, satışla ayrılmaz bir kavram olması nedeniyle hiçbir zaman
modası geçmeyecek mesleki dallardan bir tanesidir. Bu mesleklere bir örnek daha
vermek gerekirse bu da kuşkusuzdur ki finans olacaktır. Finans departmanının
tüm firma ve kuruluşlarda yer alması finans eğitiminin de önemini arttırmıştır.
Lisans eğitimini finans üzerine alan bireyler daha sonrasında finans eğitimi
için ayrı programlara katılarak uzmanlık kazanmaktadırlar. Finans kavramı firma
ve şirketlerin maddi gelir elde etmelerini ve yatırım yapmalarını sağlayan
faaliyetler olarak düşünüldüğünde finansın iş piyasasındaki öneminin de
büyüklüğü ortaya çıkmaktadır.
Pazarlama eğitimi ve finans gibi önemli alanlarla ilgili
işlerde çalışmak isteyen bireylerin bu konuda kendilerini bir adım öne çıkaracak
eğitim programlarına katılmaları CV’lerini güçlendirecektir. Eğitim programları
kısa dönemde uzmanlaşmak istenilen alanda detaylı bilgi aktarımı ve bu bilgilerin
tecrübe edilmesini kapsamaktadır. İyi bir eğitim programına katılarak, iş
hayatınızda kullanabileceğiniz birçok önemli bilgili edinebilirsiniz. Bu
nedenle katılmak istediğiniz eğitim programına karar verirken, programı
alacağınız kişi veya kurum hakkında detaylı bir araştırma yapmanız,
alacağınızın eğitimin kalitesi hakkında bilgi edinmenizi sağlayacaktır.
4 Eylül 2014 Perşembe
İş Mülakatlarında Dikkat Edilecekler
CV'nizi etkili ve başarılı bir şekilde hazırladınız ve bir iş başvurusu yaparak mülakat daveti almayı başardınız diyelim. Peki ya asıl bu noktada zorlanacağınızı ve sizden başka yüzlerce rakiple yarışacağınızdan haberiniz var mı? Çünkü hepimizin bildiği gibi işe alım sürecinde insanları en çok mülakatlar zorlar ve asıl bu noktada kendinizi göstermeniz gerekir. Hatta deyim yerindeyse kendinizi en iyi biçimde ''o işin adamı'' olarak göstermeniz şarttır. Bu nedenle işe alım süreçleri hakkında detaylı bir bilgi birikimine sahip olmanız gerekmektedir.
Kurumsal firmalarda işe alım süreçlerini insan kaynakları departmanı yürütür. Bir işletmenin en önemli varlığı olan insan kaynağını organizasyona kazandıran, ona işle alakalı eğitimleri veren, motivasyon ve performans çalışmaları yapan insan kaynakları departmanı, çalışanları ile bir bütündür. Mülakat sırasında karşınızda bir insan kaynakları sorumlusu bulunur ve bu kişi sizi söz konusu pozisyona uygun olup olmadığınızı anlamak için çeşitli sorular sorar. Bu noktada unutmamanız gereken bir şey var, karşınızdaki kişi insan kaynakları eğitimi almış bir uzman ve emin olun ki sizin tüm cevaplarınızı beden dilinizi de yorumlayarak analiz edecektir. Çünkü insan kaynakları sertifika programı ile bu konuda yetkinlik kazanmış bir işe alım personeli, beden dili ile ağzınızdan dökülen cümleler arasındaki bağlantıyı kolayca kuracaktır.
Peki ya mülakat sırasında ne yapacaksınız? Esasında bunun birçok cevabı var, ancak size olabildiğince rahat olmanızı ve kendinize güvenmenizi öneriyorum. Çünkü kendinize güvenmezseniz, ne kadar eğitimli ve donanımlı olsanız da mülakatçı üzerinde olumsuz bir etki bırakabilirsiniz. Bu nedenle kendinize güvenin ve içinizdeki gücü ortaya çıkarın.
22 Ağustos 2014 Cuma
İnsan Kaynakları Departmanında Çalışmak İsteyenlere Tavsiyeler
Kamu yönetimi bölümü mezunuyum. Şuanda da kurumsal bir firmanın insan kaynakları departmanında personel sorumlusu olarak çalışmaktayım. Üniversitedeyken de kariyer hedefim arasında olan insan kaynakları, gerçekten severek yaptığım bir meslek. Bu nedenle günün sonunda hissettiğim hiçbir yorgunluğu önemsemeden hayatıma devam ediyorum. Bu yazıda da kariyerini insan kaynakları üzerinde yoğunlaştırmak isteyenler için önerilerde bulunacağım. Dilerim ki sizler de benim deneyimlerimden faydalanarak kendi kariyer hedeflerinize kolayca ulaşabilirsiniz.
Ben ilk olarak insan kaynakları eğitimi almanın öneminden bahsetmek istiyorum. Çünkü insan kaynakları departmanı, bir firmanın ayakta kalmasını sağlayan tek güç olan insan kıstasının yönetimini üstlenmesi bakımından son derece önemli bir misyona sahiptir. Bu nedenle işe alım sürecinizden önce kendinizi olabildiğince geliştirmeniz gerekiyor. Bir kere insan beden dili hakkında bulabildiğiniz her kaynağı okuyup araştırmanızı öneriyorum. Ayrıca insanlarla olan iteşiminizi de güçlendirmek amacıyla bol bol kişisel gelişim ve psikoloji kitapları okumalısınız. Diğer yandan dil eğitiminize de büyük önem vermelisiniz. Çünkü günümüz kurumsal şirketlerinde iş bulabilmek için tecrübenin yanında dil şartı da konulmuş durumdadır. İngilizceyi ana diliniz gibi konuşmalı, okumalı ve yazmalısınız. Hatta mümkünse ikinci bir dil üzerinde de uzmanlaşmasanız bile orta düzeye ulaşmayı denemelisiniz.
İnsan kaynakları departmanında çalışmak isteyenlere verebileceğim bir diğer öneri ise insan kaynakları sertifika programı eğitiminden geçmeleridir. Bu sayede kendi alanınızdaki yetkinliğinizi belgelendirmiş olursunuz. Hem zaten insan kaynakları alanında sertifika eğitimlerinin büyük önemi olduğunu da vurgulamadan geçemeyeceğim. İnsan kaynakları eğitiminizi tamamlayıp bir de üstüne sertifika alırsanız, gerçekten iş başvurularınızda başarısız olmanız için bir sebep kalmaz. Ayrıca kısa da olsa bir iş tecrübesinin size kazandıracaklarını bilmelisiniz. Bu noktada stajlarınızı asla küçümsemeyin. Hatta mümkünse üniversite hayatınız süresince orta ölçekli bir firmanın insan kaynakları departmanında çalışarak deneyim kazanmaya çalışın. Maddi bir endişe gütmeksizin yapacağınız bu fedakarlık sayesinde siz de iş yaşamında başarıyı yakalayabilirsiniz.
15 Ağustos 2014 Cuma
Kariyer Basamaklarında Sertifika
Hayallerimize varabilmek için okuduğumuz üniversiteler bir
köprü olmaktan çıkıp yalnızca bir merdiven basamağına dönüştüler. İş hayatı
kurtlar sofrası, bunu çok net bir biçimde görebiliyoruz. Peki ya bu kurtlar
sofrasında kurtlara yem olmamak için ne yapmalı? Tabii ki kendimizi mümkün olduğunca
geliştirmeli, eğitim hayatımızda dur durak bilmemeliyiz.
Eğitim hayatı denince birçok insanın aklına ne yazık ki
sadece okullar geliyor. Eğitim; okullarla, üniversitelerle ya da dershanelerle
kısıtlanabilecek bir şey değildir. Örneğin günümüzde birçok işyeri, işe alımda
sertifika bilgilerini sormakta, bununla ilgili mümkün olduğunca ayrıntı
beklemektedir. CV’sini bitirdiği eğitim sertifikaları ile donatabilmiş
olanlar, rakiplerinin önüne geçmekte, işe girme noktasında çok daha avantajlı
bir konuma gelmektedir.
Tüm bunları, insan kaynakları eğitimi üzerine bir
örnekle daha da net açıklamak mümkün. İnsan kaynakları departmanı, günümüzde
farklı farklı bölümlerden mezun olmuş nice farklı insanın buluşma noktası
olabilmektedir. Bu da insan kaynaklarının sadece üniversite eğitimiyle
yetinebilecek bir alan olmadığını apaçık ortaya koymaktadır. İster işletme,
ister kamu yönetimi, ister psikoloji, ister psikolojik danışmanlık ve rehberlik
veya çok farklı bir bölüm mezunu olsun; CV’sini insan kaynakları eğitimi
üzerine bir sertifikayla taçlandırabilmiş kişi, kesinlikle diğer adayların
önüne geçmekte ve kurtlar sofrası dediğimiz iş hayatında kurtlara yem olmaktan
kurtulmaktadır.
Sonuç olarak şunu söylemek mümkündür ki; sertifika, bir
profesyonelin olmazsa olmazıdır. Her profesyonel de beraber çalışacağı kişide
elbet bu noktaya dikkat edecektir. Şunu asla unutmamak ve onun gereğini yapmak
gerekir ki; üniversiteden mezun olmak günümüzde sizi çok da ayrıcalıklı bir
konuma getirmiyor. Eğitim hayatı asla bitmez, çünkü zaman durmuyor.
14 Ağustos 2014 Perşembe
Kariyer Hedefime Adım Adım...
İşletme bölümü mezunuyum. Bildiğiniz gibi son derece geniş bir alana hitap ediyor işletme bölümü. Bu nedenle okurken bir yandan da mezun olduktan sonra hangi iş koluna yöneleceğime karar vermeye çalışıyordum. Bunun için de kişisel özelliklerimi ön plana çıkarmaya çalışıyordum. İş hayatından beklentilerimi ve ulaşmak istediğim noktayı anlamlandırmak için çaba gösteriyordum. Gerçekten karar alması zor olan bu dönemde yardımıma insan kaynakları alanında uzman bir asistanımız yetişti. Onun yönlendirmesi ile bir firmada staja başladım. Burada insan kaynakları departmanı hakkında bilgi edinecek, belki de ileride bu alan üzerinde yoğunlaşmayı seçecektim.
İnsan kaynakları departmanının bir işletmenin bel kemiği olduğundan haberim vardı ama bu kadarını da beklemiyordum açıkçası. Çünkü insan kaynaklarının profesyonelce yönetildiği bir işletmenin ayakta kaldığını, insan kaynaklarına önem vermeyenlerin ise bu rekabet ortamında ayakta kalamadığına şahit oluyordum. İşletmeye alınacak personellerin seçimi, görevlerinin dağılımı, işe uyumları ya da işle alakalı olarak eğitilmeleri gibi bir organizasyonun ayakta kalabilmesi için hayati önemi olan konular üzerinde çalışan insan kaynakları çalışanları, benim de ilgimi çekti ve bu alanda uzmanlaşma kararımı çok geçmeden aldım diyebilirim. Ancak sadece benim karar almamla bu alanda istediğim seviyeye gelemeyeceğimi de biliyordum. Bu nedenle insan kaynakları eğitimi alabileceğim bir kurs araştırmasına giriştim. Bu araştırma sırasında da elbette internetten faydalanmayı uygun gördüm. Ne de olsa insan kaynakları alanında en iyi eğitimi veren kurumu ancak bu şekilde bulabilirdim. Kısa bir süre sonra IBS Türkiye'nin eğitim sertifikaları ile tanıştım. İnsan kaynakları alanında verdikleri çok yönlü ve uygulamalı eğitimin ne kadar eğitici bir içeriğe sahip olduğunu, bu eğitime katılan kişilerin pozitif yorumlarını da okuyunca kararımı almam çok kolay oldu. Kısa süre sonra hafta sonlarımı IBS Türkiye'nin eğitimleri ile geçirmeye başladım. Gerçekten de iyi bir tercih yaptığımı anlayarak geleceğim için uygun bir tercih yaptığımı gördüm ve çok mutlu oldum. Size de kariyer hedeflerinizi okul bitmeden belirlemeniz ve bunun için çalışmaya başlamanız yönünde tavsiyede bulunabilirim.
13 Ağustos 2014 Çarşamba
Sosyal Medyanın Önemi
Günümüzde herkesin aktif bir şekilde kullandığı sosyal
medyayı kişilerin internet üzerinden birbirleriyle yaptıkları her türlü
paylaşımların tamamı olarak tanımlamamız mümkündür. Bir diğer deyişle sosyal
medya; çift taraflı ve eş zamanlı bilgi paylaşımına ulaşılmasını sağlayan medya
sistemidir. Sosyal medya sayesinde herkes, aradığı ve ilgilendiği içeriklere
kolaylıkla ulaşabilme imkânı bulabilmektedir.
Sosyal medyanın yediden yetmişe herkes tarafından
kullanılması sayesinde çok büyük bir kitleye hitap etmesi, sosyal medyanın
uçsuz bucaksız bir şekilde internet piyasasında var olmasını sağlamıştır. Sosyal
medyanın milyonlarca kişiye hizmet vermesi aynı zamanda bu piyasadaki iş
alanlarının genişlemesini beraberinde getirmiştir.
Günümüzde her firmanın, markanın ve bireyin kendini anlatma
ve diğer bireylerle ya da hedef kitleleriyle hızlı ve kolay bir şekilde
iletişime geçmesine olanak sağlayan sosyal medya, gün geçtikçe internet
piyasasındaki önemini arttırmaktadır. Bu nedenle bireylere oldukça büyük bir
istihdam olanağı sağlayan sosyal medyada, her zaman için alanında deneyimli ve
eğitimli bireylere ihtiyaç duymaktadır. Bu da sosyal medya konusunda eğitimli,
bilgili ve deneyimli kişilerin bir adım öne çıkmasını sağlayarak, bu alanda
çeşitli eğitim ve sertifika programlarının geliştirilmesi ihtiyacını
doğurmuştur. Dijital ajansların çoğalması ve sosyal medya üzerinde bulunan iş
kollarının sayısının artması sosyal
medya eğitimi programlarına olan talep artışını da beraberinde getirmiştir.
Sosyal medya eğitimi veren kurum ve kuruluşlara başvuran kişilerin, bu sektörde
yer almak için uzmanlaşma istekleri bu gelişmelerin yaşanmasının asıl sebebi
olmuştur. Sosyal medya eğitimi
sertifika programı sunan kurum ve kuruluşlar, bu eğitimi alan
bireylerin hiçbir zaman modası geçmeyecek bir meslek olan sosyal medya
uzmanlığı konusunda gereken bilgi ve tecrübelere ulaşmasına büyük ölçüde
yardımcı olmaktadırlar.
Hızlı gelişen ve değişen iş piyasasında interneti hedef alan
ve bu yönlü çalışan meslek dallarının öneminin artması sosyal medya eğitiminin
önemini göstermektedir. İnternet sektörünün uçsuz bucaksız olması ve bu
piyasada yer alan mesleklerin modasının hiçbir zaman geçmemesi ya da yeni bir
iş koluyla ikame edilememesi bireylerin uzmanlaşmak istedikleri meslek
alanlarının da internet eğilimli olmasını sağlamaktadır.
5 Ağustos 2014 Salı
Sosyal Medya Eğitimi Almak İsteyen Var Mı?
Günümüz reklam piyasasında irili ufaklı birçok reklam ajansı var. Bu reklam ajansları, dijital pazarlama stratejilerinin gelişmesi ile beraber gözlerini sosyal medya ve SEO alanlarına dikerek yepyeni bir iş alanının oluşmasını sağlayarak sosyal medya uzmanlığı kavramının hayatımıza girmesine neden olmuşlardır. Gerçekten de artık sadece dijitale kayan ajanslarda değil, markasını sosyal mecrada tanıtmak isteyen her firmada bir sosyal medya uzmanı bulunur oldu. Açıkçası ben bunu sevindirici bir gelişme olarak algılıyorum, hatta geç bile kaldık diyorum. Çünkü dijital pazarlamanın ülke sınırlarını aşan faydalarını bizden önce keşfeden ve bu yolda ilerleme kaydeden birçok ülke var.
İşte ben de reklam ve içerik ajansında çalışan bir metin yazarı olarak sosyal medya eğitimi almaya karar verdim ve kendimi mesleki açıdan daha çok geliştirmeyi hedefledim. Sonuçta sürekli bir değişim halinde olan reklam sektöründe tutunabilmek ve kayda değer ajanslarda çalışabilmek için sosyal medya uzmanlığı sertifika programı gibi kurslardan faydalanmak gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca çalıştığım ajansta bulunan ve benden önce sosyal medya eğitimi almış olan arkadaşlardan da anladığım kadarı ile gayet önü açık ve eğlendirici de bir meslek bu! Gene aldığım bilgiler neticesinde IBS Türkiye'nin sosyal medya eğitimi programına kayıt oldum. Eğitimler sırasında dijital dünyanın trendleri ve stratejileri hakkında hem teorik, hem de pratik olan birçok ders aldım. Sertifikamı almaya hak kazandığımda ise iş arkadaşlarımı daha bilgili bir şekilde gözlemleyerek pratik bilgilerimi pekiştirmeye çalıştım. Kim bilir? Belki ileride ben de sertifikamı bire bir kullanacağım bir pozisyona sahip olabilirim değil mi?
Son olarak benim gibi kendi kariyerinde fark yaratmayı düşünenlere ufak bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Eğer siz de benim gibi sosyal medya eğitimi almak istiyorsanız, bunun için en doğru adresin IBS Türkiye'nin verdiği sertifika eğitimi olduğunu unutmayın.
Hayallerini Süsleyen Mesleğe Ulaşmak İçin IBS Türkiye Yeterli!
Grafik tasarımcıyım ve açıkçası kendi alanımdan çok, sosyal medya alanına daha yakın durumdayım. Çünkü üniversite eğitimim boyunca sosyal medya ve içerik ajanslarında yarı zamanlı olarak çalışarak görsel tasarımlar gerçekleştirdim. Bu süreç içerisinde gerek metin yazarlığına, gerekse sosyal medya uzmanlığı alanına ilgi duymaya başladım. Mezun olunca da hemen iş görüşmelerine gitmeyi denemek yerine kendimi bu alanda geliştirmeyi seçtim.
Sosyal medya uzmanı olabilmek için bitirilmesi gereken belirli bir okul yok, ancak bu eğitimi alabileceğiniz birçok eğitim programı var. Ben de uzun araştırmalarım neticesinde IBS Türkiye'nin sosyal medya uzmanlığı sertifika programına kayıt oldum. Kurs başladığında ise gerçekten doğru bir tercih yaptığımı anladım, çünkü dijital dünyanın trendleri ve sosyal medya hakkında hem teorik, hem de pratik olarak son derece faydalı bilgilerle donandım. Bir kere öncelikle bir marka konumlandırmasının nasıl yapılması gerektiğini, aylık içerik ve görsel planlamasının doğrularını, paylaşım sıklığı ve planlamasını uygulamalı olarak öğrenerek zaten var olan ajans tecrübeme bir yenisini eklemiş oldum.
IBS Türkiye'den aldığım eğitim programı sonucunda sertifikamı da alarak ajans başvurularıma başladım. Bu süreçte hem sertifikamın, hem önceden edindiğim ajans tecrübemin, hem de görsel tasarım bilgimin fazlasıyla yararını gördüm diyebilirim. Şimdi hayalini kurduğum mesleği güvenle icra etmenin mutluluğunu yaşıyorum.
4 Temmuz 2014 Cuma
Sosyal Medyanın Önemi
Sosyal Medya Eğitimi Neden Önemlidir?
Markaların dijital mecralardaki yüzünü yöneten sosyal medya uzmanları, firmanın hitap ettiği kitleye uygun içerik paylaşımları yaparak markayı ''takip edilmeye değer'' bir çizgiye taşımaya gayret ederek çalışmalarını sürdürürler. İçerik paylaşımlarının büyük önem taşıdığı bu meslekte, markaya ait ürün ve hizmetlerin tanıtımı da yapılarak daha fazla müşteriye ulaşmaya çalışırlar. Ayrıca bütçe planlamaları doğrultusunda çeşitli viral çalışmalar yaparak ''paylaşılabilir içerik'' algısı yaratmak için fikir üretirler.
Takip edilmeye değer olan, paylaşılabilir içerikler sunabilen ve olası bir sorun anında olaya anında müdahil olup sorunu çözebilen bir marka, sosyal medya sayesinde büyük satış rakamlarına ulaşarak kar elde edebilir. Günümüzde sadece sosyal medyayı kullanarak satış gerçekleştiren markaların varlığı da elbette bu tezimizi doğrular niteliktedir.
Yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı birçok markanın sosyal medya stratejilerine büyük bütçeler ayırmaya başladığını söyleyebiliriz. Bu da elbette daha fazla sosyal medya uzmanına ihtiyaç duyulmasına neden olmuştur.
Günümüzün ve geleceğin popüler meslekleri arasında gösterilen sosyal medya uzmanlığı, IBS Türkiye'nin sosyal medya eğitimi sertifika programı ile çok daha kaliteli bir hal alıyor! Eğer siz de kariyerinizi şansa bırakmak istemiyorsanız, mutlaka IBS Türkiye'nin internet sayfasını ziyaret ederek kurs programları hakkında bilgi sahibi olun.
2 Temmuz 2014 Çarşamba
LinkedIn Tüyoları
LinkedIn, profesyonel iş çevrenizi genişletmeye yarayan bir sosyal ağdır.
Mesleki vizyonunuzu geliştirebileceğiniz, kariyeriniz açısından size faydalı olabilecek yeni insanlarla bağlantı kurabileceğiniz ve bir network ağına sahip olabileceğiniz bu sosyal ağ sitesi sayesinde siz de kariyerinizde farklılıklar yaratabilirsiniz. Üstelik LinkedIn profiliniz aynı zamanda size muhteşem bir CV'ye sahip olma şansı da verir. Bitirdiğiniz okulları, gittiğiniz kursları, sahip olduğunuz belgeleri, sertifikalarınızı ve iş deneyimlerinizi ilgili alanlarda doldurarak kurumsal bir görünüşe kavuşabilirsiniz.
LinkedIn aynı zamanda size birçok iş fırsatı sunan bir iş arama platformudur. Firmaların açıkta olan pozisyonlarını görmenize, firma ile bağlantılı kişilerle kolayca iletişime geçmenize ve iş başvurusu yapmanıza imkan tanır. Ancak LinkedIn'da yapmanız gereken tek bir şey var: fark edilir olabilmek! Bunun için de kendinize güzel bir profil oluşturabilmelisiniz. Multimedya sunumları ve sizinle alakalı tüm projeleri gösterebileceğiniz bir portfolyo imkanı sunan LinkedIn'da tüm çalışmalarınızı söylemeniz yetmez! Çünkü bu çalışmaları bahsettiğimiz imkanlar sayesinde ispat da edebilirsiniz. Hem bu sayede iş verenler tarafından daha çok ciddiye alınırsınız.
Vizyonunu geliştirmek ve mesleki çevresini genişletmek isteyenlerin tercihi olan LinkedIn'da siz de bir profil oluşturarak hayallerinize adım adım ilerleyebilirsiniz.
20 Haziran 2014 Cuma
İş Hayatında Ayakta Kalmanın Yolları
Sertifika programları sayesinde birçok gence yeni iş kapıları açılıyor. Üniversite mezunu olsun ya da olmasın, sertifika eğitimleri sayesinde kariyer hedeflerine ulaşma yolunda sağlam adımlarla ilerleyen gençlerimiz için adeta bir umut ışığı olan bu eğitimler sayesinde iş dünyasına kaliteli elemanlar yetiştirilmektedir.
Dopdolu sertifika programları sayesinde son yılların gözde eğitim kurumu haline gelen İstanbul Business School (IBS), eğitim programlarının doyurucu içeriği sayesinde kariyer basamaklarını tırmanmak isteyen herkese yardımcı olarak kendi alanında bir ilki gerçekleştirmektedir. Eğitim sertifikası alarak mesleğinde uzmanlaşmak isteyen ya da sertifikalar sayesinde daha kurumsal yerlere gelmeyi hedefleyen kişilerin tercihi olan IBS Türkiye, verdiği eğitimin kalitesiyle de fark yaratmaya devam ediyor.
Teorik bilgilerin pratiğe dökülmedikçe bir değerinin olmadığına inanan IBS Türkiye, uygulamalı ders içerikleri ile acımasız iş dünyasında ayakta kalabilmenin sırlarını öğretmeyi başarıyor. Rekabetçi yapısı nedeni ile her zaman en iyilerin ayakta kalmayı başardığı iş dünyasında başarının yolu IBS'li olmaktan geçiyor. Eğer siz de kariyerinde en iyi hedefleyenlerdenseniz, mutlaka IBS Türkiye'nin internet sitesini ziyaret ederek kurslar hakkında detaylı bilgi edinmelisiniz.
19 Haziran 2014 Perşembe
IBS Türkiye Eğitimleri İle Farkı Yaşayacaksınız
IBS, yani İstanbul Business School, artık iyiden iyiye acımasızlaşan iş dünyasında kariyer hedeflerine ulaşmak isteyen kişilere eğitim kursları ile yardımcı olan bir eğitim kurumudur.
Günümüzde birçok üniversite mezunu var. Ancak genç nüfusun bu denli fazla olması, bir takım sorunları da beraberinde getirmektedir. İşe alım süreçlerini son derece büyük bir titizlikle gerçekleştiren kurumsal firmaların bünyesine girebilmek için yarışan insanlar, özgeçmişlerinde fark yaratıcı sertifikalara sahip olabilmek adına eğitimlerden geçmektedirler. Sertifika programları sayesinde kendi alanlarında uzmanlaşan insanlar da iş hayatının ihtiyaç duyduğu bilgi birikimine sahip iş gücünü sayesinde ilerlemektedirler.
IBS Türkiye bünyesinde birçok eğitim programı verilmektedir. Finans eğitimi, satış eğitimi, insan kaynakları eğitimi, dijital pazarlama ve sosyal medya eğitimi, yöneticilik eğitimi, e-ticaret eğitimi ve marka eğitimi gibi birçok alanda hizmet veren IBS Türkiye, kursiyerlerini acımasız iş dünyasında hayatta kalmanın yollarını öğrettiği eğitimleri sayesinde sektörel bir fark yaratmaktadır.
IBS Türkiye dünyasına katılarak hem teorik, hem de pratik bilgilerle donanarak iş hayatına atılan kişilerin kariyer hedeflerine bir adım daha yaklaştığı aşikardır. Eğer siz de bu eğitimlerden faydalanmak istiyorsanız, mutlaka IBS Türkiye'nın internet sayfasını ziyaret ederek sertifika programları hakkında detaylı bilgiler edinmelisiniz.
2 Haziran 2014 Pazartesi
Akıllı Telefonlar ile Gelen Sosyal Medya Çılgınlığı
Akıllı telefonların
hayatımıza girişiyle beraber hem Apple hem de Samsung ve Nexus ‘un kullandığı
Android telefonlar herkesin büyük bir ilgisini çekmiş durumdadır. Büyük ekranlı
olması ve hızlı işletim özelliklerine sahip olması ile birlikte adeta tüm
dünyayı akıllı telefonlar, kasıp kavurmaktadır. Hal böyle olunca, herkes
internete girebilmek için akıllı telefonlara adeta hücum etmiş durumdadır.
Akıllı telefonların
internete bağlanabiliyor olması, etkileşimi arttırarak, sosyal medya
kullanımını her yere taşımış durumdadır. Facebook, Twitter, Pinterest,
Foursquare gibi sosyal medya uygulamalarını gittiğimiz her yerde rahatlık ile
kullanabilmekteyiz. Böylelikle de markalar için aslında yeni bir reklam verme
ve pazarlama olarak da karşılarına çıkmıştır.
Sosyal medyanın günlük yaşamda da
kullanılabiliyor olması, markalar için yeni bir müşteri elde etme ve müşterini
elde tutma alanı olarak doğmuştur. Birçok marka, Facebook ve Twitter üzerinden
etkileşim sağlayacak yarışmalar yaparak, markalarının reklamlarını ve
satışlarını arttırmaya çalışmaktadır. Ama her mecrada olduğu gibi bu mecrada da
başarılı bir çalışma ile geri dönüşümler sağlanabilmektedir. Bu yüzden
markaların sosyal medya hesaplarını yönetenlerin, sosyal medyanın inceliklerini
öğrenmelerinin yanında, nasıl insanlar ile etkileşim sağlanacağını da öğrenmesi
önemlidir. Ancak bunlar öğrenildikten sonra keyifli yarışmalar ve paylaşımlar
yapılır ve biz takipçilerinde can sıkılmadan markanın sayfasını takip etmeye
devam ederiz. !!
20 Mayıs 2014 Salı
Eski Messenger Zamanları
Artan sosyal medya kullanımı ile artık kesintisiz iletişimin yanında, kesintisiz etkileşim meydana gelmiştir. Daha bundan 7 – 8 yıl öncesine kadar, hayatımızda facebook, twitter, pinterest, vine gibi sosyal medya programları yoktu. Herkes ‘’ msn ‘’ diye bildiğimiz, Messenger ile bilgisayarlarımızın başında birbirimiz ile konuşuyorduk. Onun klasik görüntüsünü kullanan herkes bilir. Sol üstte profil fotoğrafımız, altında kendi duygularımızı paylaştığımız mesaj yerimiz, ve onun altında da, ne yaptığımızı anlattığımız durum mesajımız yer alırdır. Zaten bir çok kişi durum mesajlarına, ya müzik dinledikleri zaman aktif ederlerdi, ya da kendi lakaplarını, sembollerini, smile ifadelerini yerleştirirlerdi.
Özellikle Messenger ‘daki, durum mesajı yeri, herkes için çok ama çok etkili bir yerdi. Sevgililerin birbirleri ile atıştıkları, birbirlerine karşı aşklarını dile getirdiği, listesinde aynı arkadaşlara sahip olanlara ‘’ bakın biz, aynı şarkıyı dinliyoruz ‘’, mesajını verdiği bir yerdi. Bunun yanında bir de durum mesaj yerinde; çevrim içi, meşgul, yemekteyim, dışardayım vs gibi ifadeler de, paylaşılmaktadır. Hatta çoğu zaman arkadaşlarımız, msn ‘e girdikleri zaman, aslında orada olduklarına rağmen, ‘’ meşgul ‘’, ifadesini kullanırlardı. Herkeste bunu bilirdi zaten.
Ne güzel günlerdi. Daha sonra facebook ve twitter ‘in gelmesi ile msn hayatımızdan çıkmış, sosyal medya diye büyük bir mecra ortaya çıkmıştır. Ve aslında sosyal medya ile eğitim kursları da artmış, ibs gibi, önemli eğitim veren kurumlar, doğmuştur.
Özellikle Messenger ‘daki, durum mesajı yeri, herkes için çok ama çok etkili bir yerdi. Sevgililerin birbirleri ile atıştıkları, birbirlerine karşı aşklarını dile getirdiği, listesinde aynı arkadaşlara sahip olanlara ‘’ bakın biz, aynı şarkıyı dinliyoruz ‘’, mesajını verdiği bir yerdi. Bunun yanında bir de durum mesaj yerinde; çevrim içi, meşgul, yemekteyim, dışardayım vs gibi ifadeler de, paylaşılmaktadır. Hatta çoğu zaman arkadaşlarımız, msn ‘e girdikleri zaman, aslında orada olduklarına rağmen, ‘’ meşgul ‘’, ifadesini kullanırlardı. Herkeste bunu bilirdi zaten.
Ne güzel günlerdi. Daha sonra facebook ve twitter ‘in gelmesi ile msn hayatımızdan çıkmış, sosyal medya diye büyük bir mecra ortaya çıkmıştır. Ve aslında sosyal medya ile eğitim kursları da artmış, ibs gibi, önemli eğitim veren kurumlar, doğmuştur.
14 Mayıs 2014 Çarşamba
Sosyal Medya Uzmanı Olmak İçin İyi Bir Eğitim Önemli
Günümüzde artan sosyal medya araçlarının kullanımı, gün geçtikçe herkes tarafından daha da kullanılır bir hale gelmektedir. Gençler tarafından çok kullanılması bir yana, artık orta yaş ve ileri yaştaki bir çok kişi de, kendilerine ait sosyal medya hesapları açmaktadırlar. Gün geçtikçe artan sosyal medya kullanıcısını iyi değerlendirmek isteyen markalar da, ürünlerini sosyal medya araçları üzerinden pazarlamayı ve müşterileri ile daha samimi, etkileşimli bir ortam yaratmayı çalışmaktadır. Bu yüzden de markaların, kendilerine ait sosyal medya hesaplarının iyi yönetilmesi önemlidir.
Böylelikle, sosyal medya hesap yönetimi, yeni bir iş sektörü olarak doğmuştur ve bir çok kişiye yeni iş kapısı olmuştur. Ama önemli olan, kişisel hesabınızdaki gibi sayfanızı yönetmek değil, üstlenmiş olduğunuz markanın sosyal medya hesabını daha dikkatli ve özenli kullanmaktır. Bunu da ancak, sosyal medyanın sahip olduğu incelikleri, detayları ve yazılım programlarını bilerek gerçekleştirebilirsiniz. İyi bir sosyal medya uzmanı olmak içinde, bu alanda iyi bir eğitim almanız önemlidir. Bu yüzden normal kişisel sayfamı yönettiğim gibi, bir markanın hesabını yönetebilirim diyerek, bu yanılgıya düşmeyin. Kendinizin de, markanızın da, başını yakmayın.
8 Mayıs 2014 Perşembe
Teknoloji Devleri Soğuk Savaşta!
Teknoloji devi Apple ve Google arasında
yıllardan beri yaşanan rekabet, kimileri tarafından sadece teknoloji dilinin
kullanıldığı bir soğuk savaşa benzetilse de, esasen teknolojinin daha fazla
ilerlemesine daha fazla imkan sağladığı da ortada. Özellikle patent
kavgalarının yaşandığı bu savaşta her ne kadar bir kaybeden yokmuş gibi görünse
de, son yıllarda özellikle video oyunlar konusunda ciddi bir rekabet söz konusu
olmaya başladı.
Beğenilen oyunların ilk olarak kendi işletim
sistemlerine satılması için çabalayan teknoloji devleri, oyun üreticileri ile
olabildiğince yakın ilişkiler kurmaya çalışıyorlar. Uygulama mağazalarında oyun
üreticilerinin reklamını yapmaya başlayan Apple ve Google, etkili reklam
stratejileri ile insanları etkilemeyi başarıyor. Yıllardır en çok yeni oyunun
ilk olarak yayınlandığı marka ise Apple. Apple bu başarısını, İOS işletim
sistemi teknolojisinin oyun gelişimi ile daha uyumlu olmasından kaynaklanıyor.
Ancak Apple’ın ürün çeşitliliğinin az, Android işletim sisteminin ise fazla
ürün çeşitliliğine sahip olması ve yazılımlar için geliştirilen payın
artırılması kafaları bir hayli karıştırmış durumda. Apple’ın uzun süredir aynı
şeye takılı kaldığını ve kendini yenilemekten bir süredir uzak kaldığını düşüneneler,
Android’in ürün çeşitliliğine kendilerini kaptırmış gibi görünüyorlar.
Her ne kadar Apple ve Google arasında yasal
olmayan bir ‘’centilmenlik’’ anlaşması bulunsa da, teknoloji devleri arasında
süregelen bu soğuk mücadelenin ilerleyen zamanlarda daha fazla kızışacağı
sektöre yakın kaynaklar tarafından savunulmaya devam ediyor.
İşinize Değer Verin ve Uzmanlaşın
Çalıştığınız yerde, hangi işi yüklenmiş olursanız olun, her zaman layıkı ile yapmak önemlidir. Ancak o zaman yaptığınız işin hakkını vererek, keyif alabilirsiniz. Hatta zaman içinde yapmış olduğunuz işte uzmanlaşmış olmak, her şeyden daha güzel ve önemlidir. İşinizin büyüklüğüne ya da küçüklüğüne bakmadan, değer vererek, çabalayarak uzmanlaşmak, nereye gidersiniz gidin, sizin o alanda başarılı olduğunuzun ve işinize sahip çıktığınızın kanıtıdır.
Bende üniversite zamanlarımdan itibaren, yapmaktan zevk duyduğum, sevdiğim işimi sahiplendim. Şu anda ise Sosyal Medya Uzmanı olarak, çalışmaktayım. Ama taa o zamanlardan itibaren, okulumda verilen eğitim sertifikaları seminerlerine katıldım. Notlarımı aldım. Pür dikkat anlatılanların hepsini dinlemişimdir. Fakat her zaman bir şeyde tam anlamıyla bilmek için, o işi yapmadan, ne kadar bilip bilmediğinizi göremezsiniz. 3.sınıfta dijital reklam ajansında, staja başladım. Yaz döneminde kendimi ölçmek ve daha geliştirmek istedim. O 3 ay süresince, aldığım eğitim çok yararlıydı. Daha sonra okul dönemindeyken gittiğim ajansa, çalışan olarak girdim. Fakat yerimde duramıyordum, daha fazla öğrenmek ve sosyal medya alanında neyin nasıl olduğunu hepsini bilmek istiyordum.
İçimdeki bu istek ve arzu ile İstanbul Business School’un, sosyal medya uzmanlığı sertifika programı eğitimlerine katıldım. Sosyal medya kriz yönetiminden, arama motoru reklamcılığına, Seo nedir, nasıl kullanılırdan, sosyal medyada kampanya uygulama ve yönetimine kadar, bir çok alanda başarılı bir eğitim alarak, sosyal medya uzmanlığı sertifika programı eğitimini tamamlamış oldum. Böylelikle de, ajansımda 2 ay içinde, sosyal medya uzmanlığı konumuna yükselmiş oldum. Teşekkürler ederim ibs.
17 Nisan 2014 Perşembe
Sosyal Medya Eğitiminin Uzmanı İBS
Artık günümüzde teknolojinin hızla gelişmesi ve her yere
yaygınlaşması ile birlikte, teknolojiye bağlı yeni mecralar ve bu mecraların iş
alanları doğmaktadır. Hepimizin bildiği üzere bu mecraların en ünlü sosyal
medyadır. Sosyal medya artık hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline
gelmiştir. Bilgisayarlarımızdan tutalım, cep telefonlarımıza, oradan
televizyonlarımıza kadar dahil olmuştur. Milyonlarca kişinin kullanması ve
herkesin sürekli birbirleri ile etkileşim içinde olduğu bir yer olan sosyal
medya, haliyle şirketlerin de yeni bir yatırım alanı olmuştur. Artık birçok şirket sosyal medya sayesinde
kullanıcılarını takip etmek, sorunlarını direkt dönmek ya da ürünleri ile
ilgili yarışmalar, etkinlikler düzenleyerek, müşterilerinin mutluluğunu temin
etmeye çalışmaktadırlar. Herkes sosyal medyayı kullanıyor olsa da, önemli olan
bu iş olarak yönetebilmek önemlidir.
Sosyal medya hesaplarını yönetmek kolay bir süreç değildir.
Çünkü bir firmanın yüzlerce, binlerce hatta bazen milyonlarca takipçisi
olmaktadır. Bu kadar takipçinin yer aldığı bir sosyal medya hesabında,
yapılacak olan işlemlere özen gösterilmeli, sağ duyulu olunmalı, karşıdaki
müşteri ile empati kurmalı ve şirketin yapmak istediği ya da yapacağı
duyuruları, yarışmaları dikkatle sosyal medyaya aktarılmalıdır. Bunu yerine
getirebilmek için iyi bir sosyal medya eğitimi alınması gereklidir.
Sosyal medya eğitimi artık birçok kurs merkezinde
verilmektedir. Önemli olan verilen
eğitimin de uzmanlığıdır. İstanbul Business School, bu alanda uzman eğitici
kadroları ile birçok kişiye sosyal medya uzmanlığı sertifika programıvermektedir. Kurs süresince şirketlerin ürünlerini sosyal medyada nasıl
tanıtıp, pazarlamasını yapacaklarını, müşteriler ile nasıl iletişime
geçeceklerini öğretmektedirler. 4 hafta
boyunca verilen eğitimin sonunda, sosyal medya uzmanı olarak, işinizin başına
gönül rahatlığı ile geçebilirsiniz.
2 Nisan 2014 Çarşamba
İnsan Kaynakları Sertifika Programı Ne İşe Yarar?
İşletmelerin, şartları iyice zorlaşan iş hayatında iyi bir
başarı çizgisi çizebilmesi için insana ve dolaylı olarak da insan kaynaklarına
yapacakları yatırımlar ile doğru orantılıdır. Mevcut çalışanlar her ne kadar
iyi okullardan mezun, nitelikleri ve tecrübesi bulunan kişiler olsalar da bunu
yaptıkları işe yansıtmadıkları sürece işletme için pek bir anlam ifade etmez.
Bu sebeple insan kaynakları departmanına çok büyük sorumluluk düşmektedir. Hem
kaliteli bir CV’ye sahip insanları seçmek ve onları doğru işlere yerleştirmek
hem de mevcut çalışanların kendilerini geliştirmelerini sağlamak işletme
açısından hayati bir öneme sahiptir.
Kimse tarafından ilk etapta akla gelmeyen fakat hayati bir
sorumluluğa sahip insan kaynakları departmanı çalışanları hem nitelikli
olmalıdır hem de iyi bir insan kaynakları eğitimi almalıdır. Üniversitelerde
öğretilen temel teorik bilgilerden çok daha fazlasını sunan İBS insan
kaynakları sertifika programı ile verilen insan kaynakları eğitimi bu noktada
çok büyük bir adım olacaktır.
İnsan kaynakları
sertifika programı ile iyi bir insan kaynakları eğitimi almış olan
departman çalışanları sayesinde doğru işe doğru kişi almak, işletmedeki insan
gücünü ve verimliliği üst seviyeye çıkarabilmek, doğru bir ücret politikası
düzenlenmek mümkündür. İnsan kaynakları eğitiminde en temel noktalardan
başlayıp, işletmenin yönetimsel alandaki hayati etkinliğine değinen eğitimlerde
hem insan kaynakları sistemlerini öğrenebilir hem de yeni sistem kurma
becerisine sahip olabilirsiniz. İnsan kaynakları sertifika programı ile
yönetimin bütün süreçleri uygulamalı olarak gösterilir, katılımcılara “insan”
öğesinin iş dünyasında ne kadar önemli olduğu benimsetilir. İnsan kaynakları eğitimi boyunca
katılımcılara yeni ufuklar kazandırılması amaçlanır ve insan kaynakları
bölümünün bütün fonksiyonları kavratılmaya çalışılır.
İBS’nin düzenlediği sertifika programı, eğitim içeriği
açısından üniversite eğitiminin hızlandırılmış bir versiyonudur diyebiliriz.
Ama uzmanlaşmak istediğiniz alanda sizlere ayrıntılı ve yoğun bir teorik
bilginin yanı sıra günümüz iş dünyasında karşılaşılabilen durumlarda yapılması
gerekenler uygulamalı olarak öğretilmektedir. Kendi alanlarında uzmanlaşmış,
kariyerler başarıları çoktan ispatlanmış kişiler tarafından verilen eğitimlerde
olası sorunlara uygulanmış gerçekçi yöntemler öğrenebilirsiniz. Finans eğitimi, satış eğitimi, sosyal medya
eğitimi, pazarlama iletişi eğitimi, yöneticilik eğitimi, e-ticaret eğitimi gibi
pek çok günümüz ve geleceğin dünyasına hitap eden alanlarda da eğitim veren İBS
kariyerine yeni başlangıç yapacakların ve çalışan olup ileride yönetici olmayı
hedefleyenlerin tercih ettiği bir kurumdur. Ortalama 4 hafta süren eğitimlerde
katılımcılar hem alanlarında uzmanların sahip olduğu bilgilere sahip oluyor hem
de yapılan pratik çalışmaları ile bilgiyi daha verimli kullanmayı öğreniyor.
Katılımcıların kendilerini ve dolayısı ile işletmelerini
geliştirmelerine imkan veren eğitim programları sayesinde hem başarılı bir
kariyerin sağlam adımları atılıyor hem de global dünyanın zorlu şartları
altındaki işletmelerin sürekliliğine ve karlılığına büyük katkıda bulunuluyor.
18 Mart 2014 Salı
Eğitim Programları İle Yöneticilik Yolunda
Lisedeki en yakın arkadaşım olan Cenk, sonunda üniversiteyi
bitirdi. Sonunda diyorum çünkü 7 yıl oldu. Gerçi kendisi maddi durumundan
dolayı hem çalışıp hem de okuduğu için bu kadar uzun sürdü diyebiliriz. Yani
yeni mezun ama en az 3-4 yıllık iş tecrübesine sahip diyebiliriz. Hayatına
nasıl bir yön vereceği ile ilgili yaptığımız konuşmalarda askerliği biraz
ertelemek istediğini söyledi. Bana göre yanlış bir karar ama belki de onun
açısından doğru olur. Ben olsaydım bir an önce gider ve ileride iş hayatıma
engel olmasına izin vermezdim.
İlerleyen saatlerde daha detaylı bir kariyer konuşması
yaptık. Mezun olduğu bölümün de iktisat olduğunu düşündüğümüzde muhtemelen
banka veya finans sektörüne girebilir veya satış-satın alma gibi bir pazarlama
bölümünde çalışabilir diye düşündük. Kişilerle olan iletişimin kuvvetli
olduğunu zaten biliyoruz. Üzerine özelliklerini iyi bildiği bir ürün veya
hizmet konusunda karşı tarafı ikna edebilme yeteneğini de eklediğimizde bu
alanda başarılı olacağını düşünüyorum. Üniversitede aldığı finans dersleri
sayesinde piyasaya da hakim olabileceğini belli ederse kariyerine güzel bir
başlangıç yapabilir.
Başvuruda bulunacağı firmaların özellikle büyük ve kurumsal
firmalar olduğunu düşünürsek sosyal haklara, güvene çok önem verdiğini
düşünebiliriz. Ama bugün böyle bir firmanın bir ilanına binlerce insan
başvuruyor. Onların önüne geçmesi gerektiğini o da biliyor. Ben de bu konuda
bir akıl vereyim dedim.
Eğitim programları düzenleyen firmalar var. Bunların
verdikleri eğitimler sonucunda elde edilen eğitim sertifikaları sayesinde bu
binlerce kişinin önüne geçme şansının bulunduğunu söyledim. Eğitim programları
sayesinde sadece işe girme sürecinde değil, aldığı eğitim sertifikaları ile
kariyerinin ilerleyen yıllarında da yönetici olma şansı bulunuyor. Özellikle
finans veya pazarlama üzerine eğitim programlarından biri ile kendini
geliştirme şansı bulabileceğinden bahsettim. Eğitim sonrasında aldığı eğitim
sertifikalarını da CV’sine eklediği zaman amacına ulaşacaktır diye düşünüyorum.
Eğitim programları düzenleyen firmaları araştırma aşamasında firma sayılarını
2’ye kadar indirdik ve içlerinden birini seçeceğiz. Umarım Cenk için aldığı bu
eğitim sertifikaları işe yarar ve geleceğin altın yöneticilerinden biri
olabilir.
The Wind Rises
Başka Sinema'nın bu ay vizyona giren filmleri arasında hepimizin merakla beklediği The Wind Rises ( Rüzgar Yükseliyor) filmi de var. Japonya'nın ünlü animasyon yönetmeni Hayoa Miyazaki'in son filmi The Wind Rises, İstanbul sinemalarında Başka Sinema aracılığı ile Beyoğlu Pera Sineması'nda ve Meto City alıveriş merkezinde izleyebilirsiniz. Miyazaki bu filmi ile en iyi Oscar adaylığı da almıştı. Fakat kendisi etnik kökeni yüzünden yine Oscar'a layik görülmedi. Miyazaki'nin Ponyo, Ruhların Kaçışı, Yürüyen Şato gibi iddialı ve başarılı yapımlarından sonra son filmi olan Rüzgar Yükseliyor bakalım diğer filmler kadar başarılı olacak mı? İkinci dünya Savaşı sırasında bir savaş pilotunun anılarını anlatan bu film, yine Miyazaki usulü toplumsal meselelere değiniyor. Miyazaki bu son filmi ile artık yönetmenlik hayatını bitiriyor. Yapımcılığa devam eden v genç yetenekleri destekleyen Miyazaki, ünlü, büyük stüdyosu Ghibli'de öğrencilerinin yapımlarına destek veriyor. Bu güzel Animasyon stüdyosunu Tokyo'da gezebilme imkanı da var. Çok sevdiği Japon halkına stüdyosunun kapılarını açan miyazaki, herkesin görebilmesi için stüdyoyu müze haline çevirmiştir.
11 Mart 2014 Salı
Eğitim Sertifikaları Ne İşe Yarar?
Eğitim sertifikaları, belirli bir alanda bilgilerimizi ve
becerilerimizin belgeleri olarak tanımlanabilir. Üniversitelerin, özel eğitim
kurumlarının uyguladığı sertifika programları sayesinde alacağınız eğitim
sertifikaları kişilere meslek edindirme, sahip olduğu meslekte daha ileriye
gitme şansı verir.
Lise mezunlarının meslek edinmesini sağlayan sertifika
programlarının yanı sıra üniversitede okuyan veya yeni mezunların da belirli
bir alanda uzmanlaşmasını sağlayan programlar, hali hazırda çalışan ve ileride
yönetici olmayı planlayanların da rakiplerine göre avantaj sağlamasını olanak
veriyor.
Sertifika programları sayesinde alınan eğitim
sertifikalarına sahip olan insanlar teorik bilginin yanı sıra pratik eğitimler
de alıyorlar. Üniversitelerde uygulanan sertifika programları genelde öğretim
görevlileri tarafından veriliyor. Özel kurumlarda ise konusunda ve sektöründe
uzmanlaşmış, herkes tarafından başarısı kabul edilmiş kişiler tarafından
veriliyor. Bu kişilerin uzmanlığı ile alınan eğitim sertifikaları CV’lere
eklendiği zaman kariyer basamaklarında daha hızlı adımların atılmasının önü
açılıyor. İş dünyasında karşılaşılabilecek ihtimal dahilindeki sorunlar
tanınıyor, bunlara çözümler üretiliyor. Sertifika programlarında finans,
e-ticaret, satış gibi genel konuların yanı sıra yöneticilik eğitimi gibi
geleceğin yöneticilerini yetiştirmeye yönelik dersler de işleniyor. Eğitim
sertifikaları verilen bu programlarda aktif katılımlara önem veriliyor. Aktif
katılım sağlayanların özellikle iş dünyasında kendilerini daha iyi ifade
ettikleri gözlemleniyor. Seçilen sertifika programında hızlı bir eğitim süreci
sonrası iş dünyasında daha güzel işler bulma, iyi bir kariyer yapma ihtimali
çok yüksek oluyor.
19 Şubat 2014 Çarşamba
Pazarlama Eğitimi Almanın Faydaları
Başarılı bir ilkokul-ortaokul ve lise hayatından sonra çok
çalışmamın meyvesini iyi bir üniversiteye girerek aldım diyebilirim. Boğaziçi
Üniversitesi İşletme Bölümü seçtim ve artık son senem. Önümüzdeki sene okul
bittiğinde sadece mezuniyet belgesinin yeterli olmadığının farkındayım. İyi bir
İngilizce konuşmak ve pek çok alanda alınmış sertifikalar beni daha ön plana
çıkaracaktır diye düşünüyorum. Olabildiğince okulda yapılmış olan sektör
günleri toplantılarına katılarak kendimi daha da geliştirmeye çalışıyorum.
Çünkü okul bittiğinde biliyorum ki çok fazla rakibim olacak ve onların
aralarından sıyrılmam gerekecek.
Okul hayatım boyunca seçtiğim derslerde ileride pazarlama
alanında kariyer yapmayı düşünerek bu doğrultuda dersleri seçmeye çalıştım.
Çünkü insanlarla olan ilişkim ve ikna kabiliyetim çok iyi diye düşünüyorum.
Pazarlama alanında da en önemli olanın bunlar olduğunu düşünüyorum. Şimdilik
satın alma departmanlarına iş başvurusu yapmayı planlıyorum.
Eğer o da olmazsa satış alanına yönelmeyi planlıyorum. Çünkü
kendi bildiğim ve güvendiğim bir ürünü satamayacağım insan yoktur. Ama bu
alanda daha da uzmanlaşmak adına bir eğitim almaya karar verdim. Pazarlamaeğitimi veren bir firma buldum ve pazarlama eğitimi almaya karar verdim.
Özellikle deneyimli kişiler tarafından verilen teorik bilgilerinin yanında
bunları pratikte nasıl kullanabileceğimizi de öğretiyorlar. Kendi
kariyerlerinde çok başarılı olmuş kişilerin uyguladığı yöntemleri
öğrenebiliyoruz.
Alacağım pazarlama eğitimlerinden sonra çok büyük kurumsal
firmaların satın alma departmanlarına başvurarak iyi bir kariyer başlangıcı
yapmayı planlıyorum. Şimdiden satın alma departmanlarında yapılanları,
uygulanan iş taktiklerini araştırmaya başladım. Başvuru yaptığımda özellikle bu
alacağım pazarlama eğitiminin diğer rakiplerime göre fark yaratacağını tahmin
ediyorum. İleride satın alma yöneticisi olmayı planlayanların gelecekte alması
gerektiğini düşündüğüm bu eğitimi ben şimdiden alırsam kariyerim için çok iyi
olacaktır.
15 Şubat 2014 Cumartesi
Daha Yaşanabilir Bir Dünya İçin
Daha aydınlık günler, herkesin daha mutlu olduğu, herkesin
birbirlerine saygılı ve sevgi dolu olduğu bir dünyayı hangimiz düşlemiyoruz ki?
Peki bunun için neler yapmak gerekiyor? Ünlü deyimde de söylendiği gibi, önce
kendi kapının önünü süpüreceksiniz. Kendi yaşantımızı temiz, düzenli, güzel bir
şekilde yaşarsak daha sonra yine bizim gibi yaşayanlar aracılığı ile toplumsala
yayarsak neden olmasın. Tabi öncelikle bütün dünyaca kendimize yetebilecek bir
seviyeye gelmeli ve temel ihtiyaçlarımızı zorlanmadan bulabiliyor, üretebiliyor
olmalıyız. İşte burada en büyük yük büyük işletmelere ve devletlere düşüyor.
Rahat ve kaliteli bir ekonomiye sahip olursak çok daha yaşanabilir bir dünyaya
sahip olabiliriz.
İşletmelerin üretimde ve ticarette belli standartlara
ulaşması ve dünyaya yön vermesi, üstün özelliklere sahip olan yöneticilerle
mümkündür. Peki bu yöneticiler nasıl yetişiyor? Cevabı, kaliteli eğitim programları. Piyasada pek çok sertifika programları uygulayan ve sonunda
aldığınız eğitim programları için sertifikalar veren pek çok firma var. Sertifika programlarında kendilerini
geliştiren yönetici adayları aldıkları eğitim programları sayesinde ileride
karşılaşabilecekleri sorunlarda uygun çözümler üretiyor ve geleceğe ışık
tutuyor.
Alanında uzman olan kişilerden alınan sertifika
programlarında hem teorik bilgi hem de teorik bilgilerin kullanılabileceği
durumlar öğretilmektedir. İş dünyasının ihtiyacı olan yöneticileri yetiştirirken
kaliteli eğitim veren kurumların iyi araştırılması ve işletmelerin
kalitelileştirilmesi ile dünya da daha yaşanabilir bir hale gelecektir.
14 Şubat 2014 Cuma
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)